Cuma, Aralık 31

Ho Ho Ho.2011


2011 inan çok beklentim yok..2010'dan daha güzel geç..sağlık sıhat dolu ol..bana azıcık pozitiviizm getir gelirken bu kadar..güzel bi işe de hayır demem inan olsun..

merryy krismısss everybodyyy

ne derler bilirsiniz..
wish&hope.
yours sincerely B*

Salı, Aralık 28

2009vs2010

Pazar, Aralık 26

think positive!

deniyorum deniyorum olmuyor..hic bi zaman hic bi bardagin dolu tarafini goremiyorum..ve en yakinimdakiler bundan cok sikayet eder oldu..bakis acim sabitlenip kalmis..ya da hep bos bardaklara denk geliyorum.bilemiyorum..yilbasi vs. ruhum da yok.calisasim da.uyuyasim da.uyanasim da.
selamlar.


Perşembe, Aralık 23

sakin

bu fotografi cektigim gun dun gibi.aslinda ustunden 1 yil ve kusur gun gecti.gordugum en guzel gun batimi ve en guzel nehirdi okula kiyisi olan.ve ben o gun.hayatimda hic olmadigim kadar sakin.telassiz ve kendimi unutmus haldeydim.

Salı, Aralık 21

git-geL


bi ara cok kafam atti.

ay cok tutuldu.

ben saman aleviydim.yandim sondum.

bir is yeri icin gerekli olan 4lu de bunlardi

Cumartesi, Aralık 18

NOKTA..

edit:

fevriyim-fevrisin-fevri!
ayrıça ne alakası var (:

Cuma, Aralık 17

DI-Yaparız dedik Yaptık Oldu :)

bir önceki postta okumuş olduğunuz DIY projeleri işte burdaa TAAA-TAAAm...çok güzeller değil mi..ve bu iki bebekte benim!inciciğimin ellerine sağlık..tabi öncelikle anneciiiimde iyi ki almış bu parmaksız şeker şeyleri de bana da bir sürü eldiven olmuş...!
öncelikle biraz zorlandık, zorlanmadık değil.ne yapsak nasıl süslesek derken..ki kırmızı olanın danteli sinirlerini dahi zorladı incinin çünkü doğası gereği dantel eğri büğrü bi yapıya sahipti..ama şimdi kendisi mantolarımın ucundan çıkan yavruağsııı bi bebek!laa laa laaa...

Ayrıca 2. bir projemiz var ki..ben etsy etsy gezip gördüm gösterdim bundan istiyorum dedim..ve inciciiimde (elleri dert görmesin) ^_^ oturdu yaptı..yarım kol parmaksız kalın saç örgü desenli kolluk! çok cici oluyorlar, biri bitmiş hatta bir arkadaşı görüp hemen kızına götürmeye kalkmış..hemen modelin aynısını kopyalamalar, hemen protatip olmalar..lütfen yani lütfen..orjinal olalım :))

sizlerinde anlayacağı gibi incicim, marifetlidir maşallah.saolsundur ^_^herkese inci gibi bi komşu valla bence çok makbule geçer..oğulları da kusura bakmasın onlar rusyada fink atarken biz de burda evlat kontenjanını dolduruyoruz napalım =))

Ayrıca dün gitmiş olduğum 'Keşke'siz Bir Yaşam İçin İletişim' konulu seminer hakkında da yazacağım en kısa zamanda.Gerçekten sempatik biri Doğan Cüceloğlu ve o da 24 yaşındayken Amerika'ya gitmiş, hala hatrında anılarında..sanırım bu yaşlarda gideni pek etkiliyor o ülke =)

neise..süper haftasonları size!bize..hepimize..

Cuma, Aralık 10

İşte O Körpü!



işte sevgili izleyenler, canım okurlar kıymetli mi kıymetli takipçilerim...!

aşağıdaki yazının yorumlarında bahsi geçen köprünün farklı açılardan çekilmiş fotoğrafları sizlerledir..!








sevgili Kelemeğin'iz sizler için (biricik Çiçeğim ve onun vicdanı) çekti...

taa taaaaaam..ışıltıyı seviyorum ne yapayım..


süper tatiller.kar'a soğuğa dikkat..
ben mi..marmara bölgesi dolaylarında olacağım..kesin talimat var (:

xoxo
yours
B*

Perşembe, Aralık 9

Selam Ederim

bu sene yaz tatilimi yaparken, denizin içinde kulaç atarken ısrarla bu anı hafızana kazı,suyun tenine deyişini hatırlarken zorlanma, ne güzel bu dalgalar diye kendime söylemiştim..Antalya'da her sabah erkenden yollara dökülüp deniz keyfi yapmak bambaşkaydı..Şimdi mi? hala öğlen saatlerinde ısıtan güneşle o günleri yad ediyor şereflerine şu fotoğraftaki buz gibi kolamı kaldırıyorum..
ayrıca bu kola o gün yanımda olan, her daim kalbinin bi kenarında olduğum.şimdilerde bana küsmüş olan biricik çiçeğim'e gelsin..

bir de unutmadan.sürekli ne aldım ne giydim moda blogu tutanlar varya..bir kaçınız hariç size laflar hazırladım ama neyse..her şey moda, çanta ayakkabı, vs. değil..biraz daha makul tutkularımız olsa..ya da ben o kadar har vurup harman savuracağım zaman/nakit ikilisine kavuşsam da hasetlenmesem.değil mi.adaletin bu mu dünya.com..

çavv bellas!

Çarşamba, Aralık 8

Perşembeden Bildiriyorum.

Merabayın,

Genelde facebook tırı vırılarını takipte geç kalırım..çok fazla cidden bakmam çünkü.ne bir tarlam olmuştur ne de bilmem kaç yıllık üyeliğimde 5'i geçen video paylaşmışımdır.İzlemiyorum bile.Bilmiyorum neden..Sadece fotoğraflara bakıp çıkıyorum..Mesaj yorum vs. varsa onlar..Ama içimde kalmasın istedim..Yapamadım geç kaldım diye..Çocukken 'Ay Savaşçıları'nı nasıl severdim ben arkadaş..Böyle hoooop diye kıyafetlerinin değişmesi vs. nasıl hoşuma giderdi.Bir de onlar da iri gözlü ya sanırım ondan yakın hissederdim kendime çok ^_^

ve evet yukarda görmüş olduklarınız da benim nacizane yeni kitaplarım.2 yıl aradan sonra tekrar öğrencimsi olmama yardım edicek.Sertifika almamı sağlayacak kitapçıklarım..Konular üzerlerinde yazdığı gibi pek iç açıcı değil..
hele hukuk'lu olandan tırım tırım kaçıcam gibi.Çiçeğimle gene sınıf arkadaşı olduk ama bakalım başarılı olabilecek miyiz.Hele o, onca nişan telaşının içinde..neise.ben özetlerimi tarayacağım ona faydası dokunsun diye..

Bu arada ne derler bilirsiniz merrryyy Xmas...

çam ağacı istiyorum ben..^_^

Salı, Aralık 7

İş yerinde bir Ben (:


Sürekli yan taraftaki arşive bakıp aslında bir ay içersinde ne kadar az yazdığım konusunda hayıflanıyorum..Zaten benim en mükemmel en muhteşem yaptığım eylem hayıflanmak..Kimse elime su dökemez o konuda!Farkındayım..

gerekiyorsa sizin yerinize bile hayıflanırım ve işin ilginci bundan hayıflanmam!öyle keyifli bişiydir benim için..

neise.ne diyordum işte bu ay daha çok yazacağım diye sözler verirken kendime öyle olamıyor ne yazık ki..Bir kere fotoğrafsız yazı yazmayı sevmiyorum..Fotoğrafları azcık bi fotoşopta şoplıyıp sora flickre ordan buraya derken saat 23.00 suları oluyor ve ben uyumaya geç kaldım diye panik oluyorum..komik ve tembelim değil mi (:

velhasıl kelam üşenmedim sizler için yeni yerimizden odamın manzarasını, masaüstümün en favori köşesi ve cici bacaklarımı! =P çektim..

Bu arada her iş yerinde olduğu gibi bizim iş yerimizinde iki yüzlüleri, cahil cüheylaları baştan aşaağı süzenleri mevcut..İyi insanlar yok değil..var onlarda Allahtan.Sabahları denize karşı çay simit kahvaltı yapıyoruz onlarla :)ama o manzara önü masa konusu dahi olay olabilecek olay yaratabilecek profesyonellikten uzak insanlarla çalışınca ben..elimde olmadan içimdeki cadalozu ortaya çıkartıyorum..Aslında pek bir şey yapmadım..Burası benim masam ben oturacağım burda dedim ve uzatmadım.Hem yıl olarak hem de pozisyon olarak kıdemime güvenerek..Eğer benim üstüm olacak profesyonel!kişi tanıdığı olan altımdaki kız için masanın lafını yaparsa önce masayı ardından kendisini 6.kattan atacağım..gıcık insanlar nolacak..



hepinize şahane çarşambalar..

yılbaşı geliyor farkında mısınız?oo may gudnıs!

Pazar, Aralık 5

sakarlar'a



sizde benim gibi duran eşyalara çarpanlardan mısınız?ya da düz yolda takılan türden,
yine aynı benim gibi..sonunda benim ve bizlerin suçu olmadığını keşfettim..sizlerle paylaşmayı boynumun borcu bilirim!

halaaa luu yah! (:

Perşembe, Aralık 2

Mimmi$ :)

bloglar arasında gezinirken bir mim okudum ve öyle hoşuma gittiki..yazının sonundada bu mim'i okuyanlara gönderiyorum yazıyordu bu arada,

Mim hayatınızda olan kişilerle yapmaktan keyif aldığınız şeyleri yazındı,
ımm dedim şimdi düşünecek olursak..
öncelikle


inci&Atlı ailesi; onlarla akşam yemeği çay sohbetleri tatlı muhabbetleri ve film keyiflerine bayılıyorum.inciyle olan sohbetlerimizi de seviyorum( bol alışveriş konulu:))
teyzemLer; idda ederim ki teyzem dünyanın en muhteşem aşçısıdır.ve benim kendim için mübalalıı sözüm olan 'elimi suya soksam su tatlanır' lafını teyzem hak eder..yalnız ben kendisini pek övemem..bi kere ev yapımı yoğurdunu övdüm sonra yoğurdu tutmadı uzun bir süre.Eniştem de muhteşem bir aşçıdır,salatası balığı nefis olur..onlarla yemek yemeyi seviyorum^_^
kuzencim; en az hafta bir bana gelmesini ve durdurak bilmeden konuşmayı seviyorum onla. arada bir ona dizi açıyorum ben izliyormuş gibi yapıp onu kitliyorum önüne komik oluyor (:
ananem; ondan özlü söz duymaya bayılıyorum.sohbetlerimiz efsane olur o türden :)
merv'm; akılı başlı olgun duruşuyla bana akıl versin.arada beni sakinleştirsin.bunu seviyorum.
iknuş'un; ankaradan gelişisini.hadi NY'a gidelim yaa deyişini
Denimomla; bekarlığa vedalarımızı planlamayı, yıllar öncesini sonrasını konuşmayı..daha sık görüşme çabamızı seviyorum.
Yeshle; yapılan tüm kaçamakları, gezmeler, tozmaları ani planları..her an hayatımda oluşunu seviyorum


görüldüğü üzre görüşme üzerine kurulu bir düzen benimki, daha çok görüşmeli.zira onlar uzak ya da ben uzağım..ya da hayat meşgalesi zımbırtısı..ama biri eğer yüreğinizdeyse mekan zaman fark etmiyor..







* fotograflar konuyla alakasiz..inci'nin saglikli gidalari..
hele o minik biberler yok mu ici enfes peynir doluu..harikalardi harika! made my Inci
yine (:

edit büdüt:ben ki şu sıralar aklı başında olmayan kimse..şu yukardaki 2 satırlara dahil etmediğim çiçeğimden bin trilyon tane özrü borç bilirim..ancak kendisiyle belli başlı değildir yapmayı sevdiklerim.o gelsin.ben gideyim.sadece birlikte 'bi yerde' olalım.onla olayım bana yeter..ben arada (bu sıralar kafam binparçayken)eşşeklik ederim..o da bana tepsisini tutturmaz..ben de oturur ağlarım.olur biter..

esenlikler..

Çarşamba, Aralık 1

Hunter Games-Açlık Oyunları Serisine Güzelleme ^_^

çoçukluğum orta okul yıllarım ve lise zamanlarım (sınav zamanları bile dahil) (bkz. ÖSS)kitap okuyarak geçmiştir benim.
çoçukluğumda annemden yadigar Kemalettin Tuğcular okunmuş, ortaokul yılları İpek Ongun'un genç kız serisiyle geçmiş ve lise yıllarıma denk gelen Harry Potter çılgınlığına denk düşmüştüm.Bir de arada hatırlayamadığım niceleri..
severim yani severdim kitap okurken gözümde canlandırmayı kahramanlara siluet vermeyi seslerini oturtmayı..
sonra günlerden bir gün ben Sosyoloji öğrencisi oldum.ve benim keyifle yapmış olduğum okuma eylemi bana dayatılmaya zorla yaptırılmaya başlandı.okumazsam anlamazdım, okumazsam vizede yazamazdım okumazsam olmazdı..
takdir edersiniz ki okumayla arama husumet girmiş oldu.artık sayfalar itici minik karakterli yazılar başımı ağrıtır olmuştu.
.
mezun olalı bu haziranda 2 yıl oldu..biz tabi eski mağrur ve düzeyli ilişkimize geri döndük..tabi teknolojinin aramıza kattığı bir internet gerçeği vardı ki okuma'mı biraz kıskandırdı, hatta hala kıskandırır..ancak hiç bir şey onun yerini tutamaz.kendisi gerçekten atlandığı anda eksikliği hemen hissedilen bir vazgeçilmezdir..en azından benim için öyle.
.
bir benim huyum olarak belki bir çoğunuzda da bu özellik vardır; o an akım yaratan çok ilgi gören vs. olan her 'şey' bende antipati uyandırır ve aksi yöne gitmeme neden olur.giymem takmam sürmem okumam gibi..

misal bir kaç yıl öncesinin furyası olan Elif ŞAFAK'ın AŞK kitabını ben henüz bitirdim..
şimdilerde ise muhteşem muhteşem bir kurgu eserlerinin 3.'ü kitabına başladım.biraz ondan
bahsetmek istiyorum size..


Açlık Oyunları aslında son yılların epey ses getiren bir kitabı. Suzanne Collins tarafından yazılmış olup benim de hayranı olduğum Stephen King gibi önemli bir yazardan inanılmaz övgü dolu sözler almıştır..
Sürükleyici bir kurgu, aksiyon ve gerçek olabilme imkanın olması beni okurken iyice cezbetmiş kitabı bir çırpıda okumama neden olmuştu.
Kitaba hiç eğreti durmayacak şekilde oturtulmuş biri bizi gözetliyor tarzı reality showları tadı mevcut.Ve bu tad inanın kitapta asıl sürekliyici unsur oluyor.

İkinci kitap olan Ateşi Yakalamak'ta ise olaylar iyice kızışıp zihninizde muhteşem bir şekilde şekillenip gözlerinizin önünde ceryan eder hale geliyor.

ve şu an benim okumakta olduğum Alaycı Kuş serinin son kitabı.. Ancak bu kadar ilgi gören ve yılın kitabı seçilen serinin 2011 yılında filminin çekileceği müjdesi kitap severlere duyurulmuştur.
Yalnız umarım diğer kitap uyarlaması filmler gibi hayal kırıklığı olmaz kitabın hakkını veren oyuncular ve çekim ile muhteşem bir seriyi izleme şansı buluruz..

evet editörünüz B* yazdı efendim sizler için..
Açlık oyunları serisini okuyun okutun..
esenlikler.









Pazartesi, Kasım 29

Paçavra.

made by İnci..

eski usul saçlarımı sardı saolsun kendisi..bigudilerle sarıp ertesi güne kalıcı olsun diye yüz üstü uyumalar vs (güzellik uğruna yapılan her sey mübahtir) bu eski usülle sona erdi..Dilerim ve umarım yarın nişan başı şeklinde işe gitmem..pek bir lüle olacağım kesin ama..

hepinize iyi haftalar.esenlikler..
bol esintili günler..

*baslık:yapılan işlemin adı.ince uzun şeritler halinde kesilen kumaş parçalarının ortasına sarılan gazete parcaları ve düğüm yapmalar fiyonk yapmalar vs.bana bir 20-30 tane gitti sanırım..ben demiştim ama İnciiii çok saçım var diye (:
PAZARTESİ EDİT'i: saçlarım bu sabah tamamen 18.yy kadınlarını andırıyordu..hatta abartısız kopya koyun dolly bile diyebilirdik benim için.saçımı yatıştırmam güç oldu biraz ama bir sonraki sefere sadece uçlarını sarma kararı aldık.minik şirin bukleler için..

Cuma, Kasım 26

şok şok


nerden aklıma geldiği belirsiz olarak yaşadığım ve beni anlık şoklara uğratan durumlardan bahsedeceğim bu gün sizlere..
zira çok yoruldum çalışmaktan da.
  • yıl 2005 üniversite 3. sınıf bitmiş o yazdayım ve liseden bir arkadaşımla Kuşadasına tatile gideceğiz.otobüslere bakıyoruz işte nasıl yapalım edelim tatil heyecanı falan derken.Arkadaşım tamam otobüsle gidicez de Kuşadasına nasıl geçicez biz B* diye sordu?Ben de anlamıyorum hala, otobüsle gidicez işte ona bakıyoruz ya şimdi diyorum ya hayır Kuşadasına geçişi soruyorum dedi..ben tabi mavi ekrandaydım Kuşadasını ada zanneden arkadaşımla tatilimi yapıyorum bir güzel..
  • Üniversite 2. sınıftayım yurtta kalıyorum o dönemki oda arkadaşım Bilgisayar mühendisli 1.sınıf öğrencisi ama yıllardır sınıf geçmeye çalışıyor ve daha öncede farklı bölümü kazanıp gitmemiş vs. Yani ya 22 ya 23 yaşında olan bahsi geçen şahıs Hacettepe Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliğini tutturmuş bir bünye. Bayramın yaklaştığı bir dönemler (Maraşlıydı bir de kendisi) bence bakın şimdiden uçakla git o kadar yol çekilmez önceden alırsan hem pahalı olmaz erken alırsan diye fikrimi söyleyince 'ya ama benim pasaportum yok ki'.dedi ben önce şaka yaptığını sandım sonra ciddi olduğunu anladığımda da yine mavi ekrandaydım..bak canım o yurtdışları için falan diye de izah ettim.yaptım bunu!
  • blogum da bir kaç kere bahsi geçen yılların arkadaşı yusuf beyde lise zamanlarında bana közsüz nargileyi inandırmış, üzerinde közü olmayan nargileden çekmeye çalışmıştım..ben de bazen mavi ekranlara neden olmadım değil..Bluetoothun yeni çıktığı zamanlar Greentooth'u yemişliğim var ki ona hiç girmek istemiyorum bile (:
  • Bir arkadaşım da yine üniversite 3. ya da 4.sınıftayken (ikimizde) fax gönderiyordu.(Adliyeden almış olduğu temiz kağıdı zımbırtısıydı) fotokopisi de var aslıda..Kırtasiye de falan da değiliz böle minik bir dükkan büfe gibi, adama uzattı verdi kağıdı numarayı söyledi ardından tam fax giderken 'ayyyy orjinalini göndermeseydiik yaa' dedi ki ben o sıra gözlerimi o_0 belertip iyi misin canım sen diye bir kendisine baktım..o da pek komik bir anımdı..
  • akıllara en kazınacak olanı da dün sevgilimin aradığı cep telefonumu şirketimin adını söylerek açmamdı ki.ömür boyu dalga geçeceğini söylüyor..cıx cıx cıx...

neise efendim ..süper Cumalar size.Süper haftasonuları...yarın eğitimin ertesi gün de hayırlı bir işimiz var.pek helecanlıyım.yazarım.çizerim.öperim.

güzel bir kareyi de akşama eklerim..

çav bellas!


*en son buz pateni yaptigim gunden..

NR.39


NR.39 'u bilmeyeniniz yok heralde diye düşünüyorum..Yukarıda görmüş olduğunuz tüm bebekler şahane bir tasarım dehasının (İpek YILMAZ) 'ellerinden' çıkmakta..
Ürünler doğal gerçek deri ile bu giyilmeye kıyılmayacak hale gelmekteler..Yukarda gördükleriniz sadece bir kaçı, gün içersinde sitelerini açıp ürünlerine bakmak insanı yatıştırıyor inanın benim tek tek sarılasım geliyor her birine o kadar tatlılar ki.

Nişantaşında içinde bulunduğu binanın numarasını kendine isim yapan NR.39(ki eminim epey merak konusu olmuştur) 2.dereceden tarihi eser olan bu yerde hem ürünlerini ortaya çıkarıyor hem de satışını gerçekleştiriyor.Benim illaki yolum düşecek ve bu bebeklerden bir tane edineceğim..(kafaya koydum)
Moda olan, yoğun ilgi uyandıran her kıyafet, her ayakkabı her çanta bende tam aksi yöne kaçma isteği uyandırır her zaman.Bu asla farklı olmalıyım aman ben başkayım huu huu burdayım edasından değil.Otomatikman beğenemeyip kullanamıyorum..NR.39'da moda akımlarına takılmadan özgür bir çizgide her göze hitap eden bu şahaneleri ortaya çıkartıyor.

Eğer SİZ yok ben uzağım aman ne de güzellermiş derseniz ONLİNE satışları da mevcut..pek güzeller pek ciciler..
Bu arada ziyaretçi defterine bıraktığınız notlara özenle, tüm profesyonellikleriyle ve kibarlıklarıyla geri dönüyorlar.. Türk tasarımını Türk adını duyurabileceklerine gerçekten inanıyorum.Umarım hayalleri tek tek gerçekleşir..

daha fazlası için TIK TIK..


benim favorim hangisi söylememe gerek yoktur tahminimce (:

Ne derler bilirsiniz, bir kadının hiç bir zaman yeteri kadar ayakkabı ve çantası yoktur!(:


Pazartesi, Kasım 22

Pearl


misafir ağırlama (mervim)nedeniyle geç kalınmış bir yazıdır bu..peşinen özürler özürler..

bu günkü yazımızın sahibi..canım Atlı ailesinin tatlısı,kıymetlisi İnciciğim hakkında olacaktır..Kendisi ömrüne bir yaş daha katarak güzelce bir yıl daha alarak devam ediyor hayatına..daha nice uzun güzel sağlıklı mutlu hep beraber olduğumuz yıllar diliyorum....
.
biz İnciyle çok benzeriz.ve sanki annemin değil de benim arkadaşımmış gibi ben ona İnci derim o da tüm tatlılığıyla bana bişiy demez.İnci teyze demek garibime gider ona..hı ne diyordum biz çok benzeriz, o da yüksek sesle konuşur ben de ..'karıştırdıım inciiii' derim tiz bi tonda mesela (:
ben kendi sesimi duymam o kendi sesiniz duymaz.tatlıya bayılır, ikimizde mutfakta efsaneyizdir(bana da bak bak=)).
o da incik boncuğu ve 'almayı/alışverişi' hiç sevmez..bana mesela çok istediğim dünya şekeri ayakkabı kutularımı o almamıştır =))
kahveye inerim çaya çorbaya inerim onlara (alt komşuluk ilişkisi olarak) hemen bişiyler yedirir bana..haklıdır zira bi damlacık! bi kızımdır ben..filmler alır izleriz,dvdlerini paylaşır süperdir.

neise.
kendisini cidden çok çok pek çok severim!iyi ki annemin lise arkadaşıdır iyi ki alt komşumuzdur iyi ki Yiğit'i Mert'i ve Emre'yi doğurmuştur.İyi ki Doğmuştur!
süperdir bitanedir.İncicik Candır..
öpücükler onadır!

hı birde biz alt üst komşu olarak skype'tan konuşur teknoloji kullanımında çığır açarız..
yukardaki seçilmiş ebruuda kendisinin Facebook profiline seçtiğimiz ebrudur..kendisi çiçeği burnunda bir facebook kullanıcısır (:

happy birthday şekerim!

Pazar, Kasım 21

Tatil de biter.Bayram da.Seyran da.

bloguma küstüm mü?hayir.yazmaya elim gitmiyor mu?evet.

bayram seyran.tatli.cikolata derken.bayram oncesi temizligini balkon yikayarak (sadece 1 adet)(totalde 2 tanedir:on-arka)
bu gun delirmisler gibi tum evi bastan asagi temizledim.oh cok da guzel oldu mis gibi koktu v.s.ama sanirim bir daha yapamayacagim bu yaptigimi zira belim cok acidi epey yoruldum.(annecim bir dahaki temizligin sen geldiginde olacagi konusunda ciddiyim!)bu temizligin uzunca bir sure gitmesi icin yine sadece eve gelip dogruca odama cekilip dus alip uyumayi planliyorum.
gezinmek yok tozlari yerinden kaldirmak yok! plan bu..

9 gunluk tatil yapanlar.yarin ise basliyorsunuz 9 gun yatmak iyiydi tabi.gezmek falan boyle kesintisiz..biz zavalli ozel sektor koleleri ne yazik ki cumartesi calistik.arife gunu de calismistik hatta..
neise.kinimi buraya ve size kusmamin bi anlami yok.hayat..ne yaparsin..

sonra..sora..cok okudugum cok karsima cikan merak ettigim Julia&Julia filmini izledim begenmedim kuru yavan finali askida kalmis bir film gibi geldi..evet sinema elestirmeniniz konustu..
bu tatilde bana iyi gelen uzun suredir goremedigim dostlari gormek onlarla gorusmek oldu..
canim ince uzun denizimin yastik kiliflarini kiskandim.aksama yusuf o ben bir araya gelip tekrar ne sacma cocukluk yillari gecirdigimizi ve lisedeyken ne komik oldugumuzu konustuk..
akabinde sofh ile kibrisi anilari ve gelecegi konusur gibi yapip cay ile enfes kahvelerimizi ictik..
iknusla new york ozlemimizi yad edip Cem Yilmaz'in Soru Cevap Dvdsiniz izledik ki muhtesemdi..mutlaka ama mutlaka izleyin..gosterilerinden bile daha komik diyebilirim..inciciim saolsun..
ve simdi ben pazarin bitisine kadeh kaldiriyorum..

yeni hafta..hosgeldin diyorum..
^_^ sevimliyim itiraf et!

*gecen sene bir sonraki ayda ben.manhattanda..

bu arada 110. izleyicim delianne hosgeldin! her annenin aslinda icinde bulunan bir gercegi mi ifade ediyorsun ne?! =)


Çarşamba, Kasım 10

193..

ruhun şad olsun..
onlarca şehit verilerek canla başla mücadeleyle alınan memleket topraklarının ne halde olduğunu,yüce Türk milletinin şu an neler yaptığını,toplumsal cinneti, geleceği emanet ettiğin yeni nesli gör(e)mediğin için bir nebze de olsa buruk mutluluktayım..
ama keşke yine de burda yine Türk milletinin izinde olacağı yerde olsaydın..
Rahat uyu Ulu Önder..

Salı, Kasım 9

Nefs-i Müdafa.

insanoğlu bir acayip.yaradılıştan ötürü olabilir.her daim olmayanı arıyor ve istiyoruz.
nefis denilen körelmesi gereken mevzu bahis o sanırım..zor..
kim çıkıpta derse ''benim nefsim terbiyelidir,ben aştım arkadaş maddesel mevzuları'' saygı duyarım ama kendisine 'epeyce' septik yaklaşırım..
demem o ki..sürekli olmayana ulaşma hevesi 'hedef belirleme'yle 'obsesyon' arasındaki ince çizgide gidip geliyor yine bu ince cizgide üstad bir cambaz olmak şahsa kalıyor..
becerebileni takdir ederim.

misal ben her daim yalnızken kendimi oyalamasını bildim..yani..hep uzaklara gittim.geldim.çok gezdim..kalabalıktan hep kaçtım.bu değişecek bir şekil değil aslında.hemen ruhuma basan afakanlar ve fobi bendeki.. evdeyken başka yerleri,gitmeyi gezmeyi,dışardayken de evi özlemek acaip bir şey..böyle olmayalım.olanları uyaralım..

şu sıra nedense dilimde hep 'ömür dediğin bir gündür, o da bu gündür' sözü..hiç bir şeye canı sıkmamak,kafayı takmamak gerekiyor..gerçekten..ne kadar çok gülümserse insan o kadar karda (şapkalı-şapkasız) saymalı kendini..

evet blog..okuyucu..ben böyle motive ediyorum kendimi..ya siz neler yapıyorsunuz? bayram mı geliyor ne :))

esenlikler..
yours
B*
*canım ATLI ailesi ve benim çıktığımız yemek sırası Çay'ımız ve sonraki ellerimle yaptığım Kahvemiz (:

Pazar, Kasım 7

before Monday.

yazacak ve yazmayacak ne cok sey var aslinda bilemezsin.huysuzluk halim icsel dunyamda muzbinlesti sanirim.
ona care yok sanirim ki..burda yaz(a)bildiklerim..arka fonun kipirtisi renklerin canliligini ayarlayan hep benim ya, ke$ke hayatim icinde aynisini yapabilsem.onu diledim su an.bir arka fon belirlesem (yine bin bir kararsizligimla)rengarenk anilar eklesem hic biriyle ugrasmadan eklesem.fotosopsuz olsa her biri.
hayir.pazartesi sendromu degil asla.
hem haftaya muhtesem bir bayram(tatili) beklemiyor mu bizi..bayram boyle olur,haftaicine gelir hakkiyla festival gibi kutlanir..
uzun uzun asagidaki fotografa bakip renklerine bulanasiniz (bulanmak)gelmedi mi?sirf o fotografi cekebilmek icin gun isigina ve soguga dayandim..lutfen hakkini verelim..




iyi haber calistigim yer(kendimi suruyerek goturdugum) 3 sokak oteme ta$iniyor.kiskanilasi bir durum degil mi?ogle tatillerinde guzellik uykusunan yatacagim.evet bunu yapacagim..

Cuma, Kasım 5

dönüm dönüm yıldönüm (:

yukardaki pasta enfes gözüküyor değil mi?tadı da aynen öyleydi..bakın ben yemeklerin üstüne denk gitme konusunda hep kısmetli olmuşumdur..Yani süper leziz yemekleri olan teyzemlere gittiğim de ya balık ya da farklı özel bir tad olur ben kendi hakkımı da hiç affetmeden yer yutarım (:
bu pasta üzerinde de yazılmış olduğu gibi çok sevdiğim bir çiftin yıldönümü pastasıydı o!Şu yazımda da anlatmış olduğum pek sevdiğim ATLI ailesinin..şimdi onların sahip olduğu 3 evlattan 2'si slav topraklara duyulan hayranlık neticesinde Rusyada yaşamaya&çalışmaya başladı..üşüyorlar yazık (:
mert bey ordayken Yiğit beyi de geçtiğimiz aylarda oraya gönderdik..el de bir adet çocuk kalınca hemen boş çocuk kontenjanından faydalandım..malum ben de gezmeyi güneyi seven bir aile ferdiydim..onların kızı benim de soğuk sevemeyen ne yazık ki ailem yoktu (:
velhasıl diyeceğim şudur ki daha nice güzel sağlıkla sıhatle yıllara..36. ve 46. yıl dönüm yazılarınızı da yazarım inşallah (suphaneke dinimiz amin :))

evet bu kalp şeklindeki patates ise incinin kesmeye kıyamadığı,mutlaka fotoğraflanmalı dediği depo kök bir arkadaş..meraba kendisine! (:
antin kuntin objeler hayranı olan inciciğimin çay seti..mum olarak öylece duran

'-aa bunlarda soğumadı gitti, hadi bir içelim gezdir de' diye espri malzemesi olan..

yukardaki gayet ciddi ekmek arası sandviç gibi duran obje de yumuşak puf puf bişiydir aslında..ben kendisinin görüntüsüne aldanmadım değil.. bu da böyle bir anımızdı (:

velhasıl akşama turna mezgit var.kimseler beni tutamaz..mezgit kalp B*

esenlikler.güzel haftasonuları..ben mi?ben çalışıyor olacağım evet..

Pazartesi, Kasım 1

Bir varmış bir yokmuş..

hani ben uçup kaçmıştım ya yine.yollara dökülürken daha hafif ateşim 36.5'un üstündeydi.yağmurlar seller derken ben 29 Ekim Cumhuriyet bayramını ilaçlarında etkisiyle uyuyarak! geçirdim..epey başım ağrıdı epey canım sıkıldı..

ve pek şahane ev sahibem çiçeğim etrafımda pervane oldu..her zamanki gibi..

yani şöyle bir ev hayal edin sizin olmayan ve misafirliğine gittiğiniz..uyuduğunuz oda deniz görüyor..banyo lifinden diş fırçanıza kadar her eşyanız bir sonraki gelişine kadar sizi bekliyor.arada göze çarpınca hatta 'gene gelse ya' mesajı iletiyor..

bir ev düşünün.rahatlıkla hasta olup yataklara düştüğünüz,zorla kupalarca ıhlamur içtiğiniz, hiç susmadan arkadaşınıza/dostunuza/kardeşinize sarılıp ağlayabildiğiniz..

neyse gidişat iyi değil farkındaysan blog..okuyucu..izleyici..

hadi fotoğraflar o zaman..







fotograflar icin detaylar;

*lule saclarim (:
**sevgi baris dostluk ilcesi Eregli!
***sanirim yedigim en lezzetli en nefis sac tava!yummyy

Perşembe, Ekim 28

on my way

sizin oralarda da 'hafif' bir şekilde yağmur yağıyor mu?burda dün akşam üstünden beri hiç durmadı..bu kadar aralıksız yağan bir yağmuru hiç hatırlamıyorum ben.ya da yaşlandım bilmiyorum..
bu günün güzelliği benim yine ereğli yollarına dökülecek olmam..yağmurda destek olur su gibi gider gelirim.sabit kaldıkça canım sıkılıyor ruhum daralıyor sanırım benim.gezgin ruhum çok.ama gezgin ruha özgü portatifliğim, böyle minnacık çantalarım hiç olmuyor.bu konuda da bezginim..seyahat ederken çantalarım yoruyor beni ve bünyemi bi çare bulmam gerek..
daha henüz saat sabahın 9'u ama umarım ve dilerim ki gün çabuk geçer.yarım gün değiliz ne yazık ki özel sektörün esnekliği!
bezginliğimi satırlarıma yansıtabildiysem ne mutlu bana.şimdi masamı toparlayayım da yola çıkmadan..
uykum var bir de..dün gece gördüğüm rüyanın saçmalığını unutamayacağım ayrıca.
karşıma çıkan bir yazı son olarakta,(pek şirin değil kabul)

içimde bir sıkıntı var, sokak tavanına kadar..
*foto kendi slr makinama kavuşmadan, denemeler denemeler..
adios.
B*
PS. yeni header'ım yeni temam nasıl..?hm..

Çarşamba, Ekim 27

şarkılar beni söylese..

daha mı az huysuz olurdum

yoksa daha mı çok tatlı?

Pazartesi, Ekim 25

miz miz

blogumu yine kurcalayip
bozdum aferim bana.
yukari bir kiz cocugu eklemek istiyordum sade ve sadece.header'a.
giciksin.blogspot.
uyuycam iste.

Perşembe, Ekim 21

eğitim şartken.


ve işte geldik ekim ayına..sonunda ucundan yakalayabildim..
ekim ayının ilk haftası malum Eğitim için İstanbuldaydım.Bu sefer dış kaynaklı bir eğitim alacağım için oldukça ama oldukça hevesliydim zira bana olucak artılarını tahmin ediyordum..Ama daha önce şirket tarafından hiç dış kaynaklı eğitim de almadığımdan kafamda tam bir şablon yoktu açıkçası..
Artılar;cv'me eklenebilicek olması sertifika alacak olmam ve hava değişikliği kafa izni gibi bir şeydi bünyem için :))
Çarşambayı sel almadan İstanbul yollarına dökülüp tekerleği olmayan ve bana zulüm olan valizimle şişlideki şahane!otelimizdeydim..
ulaşım ve hava şartları harikadan 5 yukarıydı!neyse.


ancak ne olursa olsun gerçekten o kadar verimli ve bir o kadar da eğlenceli şahane bir eğitimdi benim için..Eğitimcilerimiz Eray hoca ve Ayça hocaydı..
Eray hoca kara harp mezunu ordu geçmişi olan bir komutandı ve bunu söylemesine rağmen 3 günlük birlikteliğimiz boyunca ben inanmakta o kadar zorluk çektim ki zira ordu ve asker demek benim için direk katı kurallar ve sert mizaç demekti.
.
Kendisinin bizlerle paylaştığı anıları ve deneyimlerinden ötürü bu çıkarıma varmadım da değil açıkcası..Yani siz nerde gördünüz askeriyle operaya giden komutan!(: kendisi bu yüzden gelmiş geçmiş en şahane komutan olmuştur Türk Silahlı kuvvetlerine..Zaten ordayken de eğitimcilik yapmış ve asıl ilgi odağı 'Duygusal Zeka' olan hocamız Bahçeşehir üniversitesinde 'Duygusal Zeka'yı 3 kredilik ders haline getirmiş yegane kişi olmayı başarmış.
Bu eğitime vesile olan eğitim kurumuda Anahtar Eğitim ve Genel Müdürü de Ayça hanımdı.Kendisi de bir o kadar tatlı ve bilgi birikimlerini bizle paylaşan biriydi..Hep birlikte gerçekten oldukça eğlendik.
.
Yaratıcı dramalardan faydalandılar ve bize pastel boyayla resim yapma imkanı sundular(:Yıllar sonra pastel boya alınca elime çocuklar gibi şendim inanır mısın!
Ayna yapmamızı istedikleri zaman sanat
çı ruhum ortaya çıkmadı degil.En güzel ayna da oy birliğiyle benim aynam oldu.

3 günün sonunda hem ortak paylaşımlar sonucu hem de içtenlikten ötürü hoş bir arkadaş grubu oluştu biz eğitimciler arasında.Son gün hepimiz sunumlar yapıp birbirimizi değerlendirdik hocalarımızın değerlendirmeleri de bu hafta elimize ulaştı.Benim için oldukça güzel yorumlar yapıp farkında olduğum kontrol etmem gereken eksiklerime dikkat çekmişler..Şimdi sırada gönderecekleri eğitim döküman paketini bekliyoruz heyecanla..
Eray hocanın bize gönderdiği kitap listesindendeki kitaplardan da edinmeye başlıyorum en yakın zamanda..
Ayça hocada bizden de genç enerjisiyle arada vermiş olduğu notlarla o keyifli 3 güne imzasını attı.Bir ara toplu fotoğrafta yok diye çok korktum hatta :)
Oğluna dair paylastığı anektodlar inanılmazdı oğlu da inanılmaz tatlı bir çocuk gerçekten (:
ekimin ilk haftası böyleyken orta haftalarımız heyecanlı son haftası için umutluyuz..
evren n'olur diyorum sana sadece..

unutmadan eğitimleriniz için şahane bir firma olarak Anahtar Eğitim.
Detay için TIK'ınız.

hı bir de pastelleri bana vericeklerdi ama unuttular:))