Salı, Mart 31

Karamsarmışmışmışım

  • başağımı çok özledim
  • karamsarlığım tuttu
  • geleceğe bakamıyorum,göremiyorum hevesim kaçtı hiçbir şey yapasım yok
  • canım sıkkın
  • baharın gelişi bile mutlu etmiyor beni
  • üds-kpds ve türevlerini sevmiyorum
  • ilgiye ihtiyacım var



tek sevinç , mutluluk duyulası olay Denizimin ve merveciğimin yarın işe başlayacak olması..Dualarım onlarla..Merve pek memnun da durumundan.Kuzum Deniz korkularda .Kıyamam ben ona, elimden gelse yanında olsam cesaretlendirsem onu.Herşey çok güzel olucak ama onun için.Ona da dedim buraya da yazıyorum..

mümkünse şurda 1 yıl kadar uyumak istiyorum..Kimse uyandırmasın kimse yanaşmasın yamacıma...

Dönüyor aman dünya


Pek hızlı hemde bu sıra.Başım dönmese iyidir.Bir koşturma bir telaş elde avuçta bir şey yok.Haftasonu da geçti gitti yine.Yarın dmt'in doğum günü, ancak evde olucakmış herhalde.Yılgın emektar ya kendileri (:
Ve bahar geldi ayrıca.Bu gün inanılmaz sıcaktı..Ve Ankarayı özledim.Merve ile sürekli konuşuyoruz özlemim git gide perçinleniyor.Bahar şenliklerine gitme gibi bir hevesim var ama dur bakalım.Ankarayı özleyeceğim kimin aklına gelirdi?
Cevap veriyorum benim...Biliyordum giderken de bir şeylerin Ankarada kaldığını..Kalan olsa olsa yaşanmamışlıklardır diyor içses..

EVET..
diyebiliyorum sadece..ve kendimi içten içe tebrik ediyorum...


not: Yakında çok cici olucaksın çünkü Aliyan güzel güzel fotoğraflar göndericek bana..Coming soooon (:


not not: 2007 şenliklerinden fotoğraf..okulumu çok özledim ben ya :'(

Perşembe, Mart 26

Bu gün...

  • sabah şemsiyemin sapı kırıldı
  • işe giderken görme engelli bir yaşlı kadının evine giren hırsız haberine kulak misafiri oluşumla kalbim kırıldı
  • işe gittimde küpemin arkası kırıldı
  • günün sonuna doğru hastalıktan ben kırıldım...
yarın doktor yollarında olacağım..Gönül Ereğli yollarında Rabiacığımın yanında olmayı dilerken hemde : (

fotoğraf işyerimden...ne kadar hastayım blog gör ...

Çarşamba, Mart 25

İstanbul bana küsmüş



Evet blog..kelimenin tam anlamıyla olan bu..o kadar hevesle beklediğim İstanbul buluşmam hüzün dolu oldu.Üds'mden bahsetmiyorum bile ..Bu macere dolu haftasonunda bana eşlik eden ve mızırdanmalarıma aldırmayan
Aliyan'a ve Yeşh'e teşekkürü bir borç bilirim..Özellikle Aliyan'a zira Yeşhte benle birlikte mızırdanmadan geri kalmadı..Ancak Aliyan insan üstü bir rol model sergileyerek hiç bir konuda şikayet etmeyip aksine bana destek oldu (kendisi her ne kadar şimdi şikayet eden serzeniş dolu bir sms atmış olsada iş sonrası buhran diyoruz :))
Cumartesi günü sınava gireceğim okulu aramaya başlamadan önce Yeşh'in baştan yaratılmasını bekledik bogaz kenarında vakit geçirdik, sonra karnımız acıktı ve Yeşh'i daha fazla bekleyemeden birer ıslak hamburgeri ve kaşarlı dürüm döneri midemize indirdik (: şahaneydi...
Feneryolunda olan adresini üçümüzünde bir türlü ezberleyemediği bir okul..Bağdat caddesinden Göztepeye kadar yürüdük belki 8 km belki 10 km.Soğuk değil taksi normal araç bile geçmiyorken biz yürüdük yürüdük.....Sonunda okulun aslında çokta kolay ulaşım yoluna sahip olduğunu öğrendik geri dönüş yoluna döküldük.Ben zaten artık takatimin son demlerindeyken Yeşhlere giderken merdivenlerde düşmek suretiyle diz kapağımı ve sol bacağımı morarttım.Ertesi günkü sınava dair umudum kalmamış oldu :))
Sınava girdim ve çıktım..Buz gibi sınıfta benden yaşça büyüklerle hayatımda ilk defa bir sınavı yetiştiremedim zira inanılmaz derecede üşüyordum..Çıkışta köşedeki pastaneye sığınıp fincan çayla iki poğaça yiyerek kendime gelmeye çalıştım..Ve yine süperman Aliyan Kadıköyde neşemi yerine getirmek için beni tavlad mars edeceği şirin bir yere götürdü.O kadar değişik bir yerdeki
her masanın üzerinde camdan kesilmiş parçalar ve altında gelenlerin el yazılarıyla bırakılmış notlar vardı. Pek tabi bizde bıraktık.Ve sıcak çikolatayla hastalıktan titreyen içimi bir nebze olsa ısıtabildim..Ama hava böyle gri.Böyle bir yağsam mı yağmasam tadındayken karşıya geçip Şofla buluşacağım vakit birden hızlandı yağmur.Vapurla karşıya geçmeyi özlemişim...Martılara simit atanları ve martılan senkronize bir şekilde atılan simitlere kanat çırpışlarını izledik..Ben yine mızırdanırken dilime takılan şarkı ;

'İstanbul bu gün yorgun üzgün ve yaşlanmış biraz kilo almış..Ağlamış yine rimelleri akıyor...'

oldu..her ne kadar devamını hatırlamasakta nakaratını söylemekten pek memnundum :))
Karşıya geçip Şof ile buluşup Ortaköyde tatlı yiyip iki lafın belini kırdık..Ne kadar özlemiş sevgilisini ne kadar özlemiş Kıyır'ımı sürekli 'sevgilim gelsin artık' diye serzenişlerde bulunup bende az kaldı az Mart bitti bak diye telkin etmeye çalıştım zat-ı muhteremi :)) Konuşmak iyi geliyor kendisiyle bu reddedilemez bir gerçek..
Ve sonrasında da İstanbul macerasına son verip İzmit yollarına döküldüm ki ruhumu teslim etmekle eve nasıl gideceğim sorunsallarıyla baş başaydım..
Eve geldiğimde bünyemin sınırlarını zorluyordum...Zira ertesi günde işe değilde doktor yollarına döküldüm...

Ve evet sevgili blog Üds haftasonusu böyle geçiyorsa Kpds'ye kalbim dayanır mı bilmiyorum..Ama yapıcak birşey yok seviyorum İstanbul'u..
Sevilmeyecek gibi mi...?


not: Aliyana verdiği tüm desteklerden ötürü tüm mızırdanmalarıma dayandığı için ve kabus gibi geçen kötü zamanların kurtarıcısı olduğu için kocaman teşekkür ederim..süpersin..hep diyorum..

Yeşh zaten başının belası oluşumu kabullendiği için onu tüm kalbimle kucaklıyor ve tekrar yere bırakıyorum (:

Şof çok az kaldı diyerek Kıyır'ım gibi benim dinledi için ve dertlerden sıyrılmaya yardımcı olduğu için sağol varol diyorum..

İyi ki varsınız...

Salı, Mart 17

Apar topar geçen zaman


salı oldu bile...
böyle hızlı bir film şeridi gibi geçiyor haftalar.ve tabiki aylar.hafta sonu pek tabi yine yine kursta idim.cumartesini güzel geçirdim ama kurs çıkışı..
kahve dünyasının sıcak çikolatasının bu kadar harika olduğunu gerçekten bilmiyordum,beni o kadar neşelendirebileceğini de.. pazarı hiç sorma çünkü vicdan azabı demek benim için..Vicdan azabı da lügatımda alışverişe tekabül etmekte.Yapıcak bir şey yok ama.lazımdı aldım, gene olsa gene alırım pişman değilim = )
haftasonu yağmur yağmasın tek ricam o şimdilik.birde saat 4'ten sonra gelen uykum gelmesin..
dün akşam kıyırımla konuştuk epey.Gene daldık hayallere ana teması ama 'evimiz' ve onu 'çamaşır suyu' kokmasıydı..olsun gerçek olsun varsın öyle koksun...

hava artık karanlık olmuyor iş çıkışı bu da yine mutluluğa ek sebeplerden (:

not: kızları çok özlüyorum...

not not: cumartesiye dair güzel fotoğrafımı ekliyeceğim bekle benii (:

not nottt nott: nil'in eminim sevmediğine şarkısına bayılıyorum..ritim harika..

''istediiğin gibi değil de buysam nolcak''???

Cuma, Mart 13

Otuz olmadan kırkımda mıyım?


sanırım ki evet..
öyle yorgun öyle yorgun öyle halsiz hissediyorum ki kendimi.ancak Nil'in yeni şarkısındaki bu dizeler tarif edebiliyor beni.Ortada da birşey yok ele gelir.Hep aynı gidip gelmeler.Her gün bir öncekiyle aynı. Her günün yapılcakları belli.
Yakın zamandaki tek güzel olay İstanbula gidicek olmam ki o da aslında o kadar güzel bir olay değil sınava giricem ÜDS'ye hiç bir şey kalmadı; önemli olan katılmaktı diyip çıkacağım sanırm..=/
ama olsun istanbula gidince çok güzel vakit geçireceğim özlediklerimle =)
ve istanbulla..



not:fotoğraf çok çok eskilerden çektiğim bir an..çok eskiden..

Pazartesi, Mart 9

Gülümsüyorum

sokakta giderken,kendi kendime
gülümsediğimin farkına vardığım anlarda
insanların beni deli zannedeceğini düşünüp
gülümsüyorum...


ne güzel demiş Orhan Veli..
bende aynı böyle hissediyorum bazen sokakta..daha ziyade kendimle konusurken oluyor bu durum.bazen içimden o kadar çok konuşuyorum ki en son geldiğim konuya nerden geldiğimi anlamak için geri dönmeye başlıyorum konularda ilk baştaki konuyu hatırlayamıyorum...komik oluyor.gülüyorum (:


Cuma, Mart 6

Edepsiz Komedya

'seni sorana her yanım derim
ve dahasını da eklerim
ellerini uzat ki dokunsun
parmaklarım bugün'

oldukça ilginç bir klipleri de var. İsimleri de oldukça ilginç..Sözler güzel ancak..Yaratıcı..
Sorana biri için 'her yanım' demek..o daha da ilginç

İlkler özeldir...

Yazmaya oldukça hevesli olarak geç kalınmış bir durum aslında..
Ama olsun geç olsun güç olmasın..Yazarım konuşurum.daha çok konuşurum, aynı oranda dinlerim.
Geç kalınmış bir hoşgelme.Vakit; kurcalayıp öğrenme vaktidir o zaman :)..