Perşembe, Ekim 28

on my way

sizin oralarda da 'hafif' bir şekilde yağmur yağıyor mu?burda dün akşam üstünden beri hiç durmadı..bu kadar aralıksız yağan bir yağmuru hiç hatırlamıyorum ben.ya da yaşlandım bilmiyorum..
bu günün güzelliği benim yine ereğli yollarına dökülecek olmam..yağmurda destek olur su gibi gider gelirim.sabit kaldıkça canım sıkılıyor ruhum daralıyor sanırım benim.gezgin ruhum çok.ama gezgin ruha özgü portatifliğim, böyle minnacık çantalarım hiç olmuyor.bu konuda da bezginim..seyahat ederken çantalarım yoruyor beni ve bünyemi bi çare bulmam gerek..
daha henüz saat sabahın 9'u ama umarım ve dilerim ki gün çabuk geçer.yarım gün değiliz ne yazık ki özel sektörün esnekliği!
bezginliğimi satırlarıma yansıtabildiysem ne mutlu bana.şimdi masamı toparlayayım da yola çıkmadan..
uykum var bir de..dün gece gördüğüm rüyanın saçmalığını unutamayacağım ayrıca.
karşıma çıkan bir yazı son olarakta,(pek şirin değil kabul)

içimde bir sıkıntı var, sokak tavanına kadar..
*foto kendi slr makinama kavuşmadan, denemeler denemeler..
adios.
B*
PS. yeni header'ım yeni temam nasıl..?hm..

Çarşamba, Ekim 27

şarkılar beni söylese..

daha mı az huysuz olurdum

yoksa daha mı çok tatlı?

Pazartesi, Ekim 25

miz miz

blogumu yine kurcalayip
bozdum aferim bana.
yukari bir kiz cocugu eklemek istiyordum sade ve sadece.header'a.
giciksin.blogspot.
uyuycam iste.

Perşembe, Ekim 21

eğitim şartken.


ve işte geldik ekim ayına..sonunda ucundan yakalayabildim..
ekim ayının ilk haftası malum Eğitim için İstanbuldaydım.Bu sefer dış kaynaklı bir eğitim alacağım için oldukça ama oldukça hevesliydim zira bana olucak artılarını tahmin ediyordum..Ama daha önce şirket tarafından hiç dış kaynaklı eğitim de almadığımdan kafamda tam bir şablon yoktu açıkçası..
Artılar;cv'me eklenebilicek olması sertifika alacak olmam ve hava değişikliği kafa izni gibi bir şeydi bünyem için :))
Çarşambayı sel almadan İstanbul yollarına dökülüp tekerleği olmayan ve bana zulüm olan valizimle şişlideki şahane!otelimizdeydim..
ulaşım ve hava şartları harikadan 5 yukarıydı!neyse.


ancak ne olursa olsun gerçekten o kadar verimli ve bir o kadar da eğlenceli şahane bir eğitimdi benim için..Eğitimcilerimiz Eray hoca ve Ayça hocaydı..
Eray hoca kara harp mezunu ordu geçmişi olan bir komutandı ve bunu söylemesine rağmen 3 günlük birlikteliğimiz boyunca ben inanmakta o kadar zorluk çektim ki zira ordu ve asker demek benim için direk katı kurallar ve sert mizaç demekti.
.
Kendisinin bizlerle paylaştığı anıları ve deneyimlerinden ötürü bu çıkarıma varmadım da değil açıkcası..Yani siz nerde gördünüz askeriyle operaya giden komutan!(: kendisi bu yüzden gelmiş geçmiş en şahane komutan olmuştur Türk Silahlı kuvvetlerine..Zaten ordayken de eğitimcilik yapmış ve asıl ilgi odağı 'Duygusal Zeka' olan hocamız Bahçeşehir üniversitesinde 'Duygusal Zeka'yı 3 kredilik ders haline getirmiş yegane kişi olmayı başarmış.
Bu eğitime vesile olan eğitim kurumuda Anahtar Eğitim ve Genel Müdürü de Ayça hanımdı.Kendisi de bir o kadar tatlı ve bilgi birikimlerini bizle paylaşan biriydi..Hep birlikte gerçekten oldukça eğlendik.
.
Yaratıcı dramalardan faydalandılar ve bize pastel boyayla resim yapma imkanı sundular(:Yıllar sonra pastel boya alınca elime çocuklar gibi şendim inanır mısın!
Ayna yapmamızı istedikleri zaman sanat
çı ruhum ortaya çıkmadı degil.En güzel ayna da oy birliğiyle benim aynam oldu.

3 günün sonunda hem ortak paylaşımlar sonucu hem de içtenlikten ötürü hoş bir arkadaş grubu oluştu biz eğitimciler arasında.Son gün hepimiz sunumlar yapıp birbirimizi değerlendirdik hocalarımızın değerlendirmeleri de bu hafta elimize ulaştı.Benim için oldukça güzel yorumlar yapıp farkında olduğum kontrol etmem gereken eksiklerime dikkat çekmişler..Şimdi sırada gönderecekleri eğitim döküman paketini bekliyoruz heyecanla..
Eray hocanın bize gönderdiği kitap listesindendeki kitaplardan da edinmeye başlıyorum en yakın zamanda..
Ayça hocada bizden de genç enerjisiyle arada vermiş olduğu notlarla o keyifli 3 güne imzasını attı.Bir ara toplu fotoğrafta yok diye çok korktum hatta :)
Oğluna dair paylastığı anektodlar inanılmazdı oğlu da inanılmaz tatlı bir çocuk gerçekten (:
ekimin ilk haftası böyleyken orta haftalarımız heyecanlı son haftası için umutluyuz..
evren n'olur diyorum sana sadece..

unutmadan eğitimleriniz için şahane bir firma olarak Anahtar Eğitim.
Detay için TIK'ınız.

hı bir de pastelleri bana vericeklerdi ama unuttular:))

Çarşamba, Ekim 20

20.10.2010



bu gün pek tatlı bir tarih.yazmadan olmaz.
pek sıkta olmaz sanıyorum ki..
20.10.2010
akşama da tatlı bi fotoğraf eklerim.
bakarsın hayat bayram falan olur.

Pazar, Ekim 17

Günü Gününe Yazmayınca.



Eylül yazılarının finali bu:
o güzel güne dair.İş için ben yine Ereğli yollarındaydım. Canım arkadaşımın yanında, mis gibi güzel kahvaltı sonrasında buz gibi limonata akabinde de Türk kahvesi köpüğündeydim..
Hiç bitmeyen konuşmalarımız, her yeni güne dair planlarımız dualarımız isteklerimiz hayallerimiz..
Yanında neşe dolduğum tüm ama tüm içimi döktüğüm kuzum, doğum günümde tüm gün calışmama içerleyip bir de güzel süpriz doğum günü organize edip beni hediyelere boğdu yine!
bana en buyuk hediyenin kendisi oldugunu bilmeden yine yaptiklariyla beni cok ama cok mutlu etti..
bense tekrar şükrettim onun gibi bir dostum,kardeşim,sırdaşım olduğuna..
olmazsan olmazdı.hiç olmazdı hemde..
kalp kalp.sana.
çok güzel günler önümüzde..önümüz kış olsa bile (:
hep yanındayım.hep yanyanayız.


fotoğraf
üstü yazılar onu özetler .bende.bence. (:
29/9/10
hamiş:ben aslında çok ama cok şanlı şımarık bi kızım.
peş peşe olan postlara baksana.

Cumartesi, Ekim 16

u have to read.




ekim bitecek ben daha eylül yazılarındayım, ama bunu atlayamazdım..calışırken bir msj (harıl harıl o sıra teftiş geleceği için toparlama) bana adresini ver bir paketimi bekletiyorum sana gelmesi lazım annem onu görürse beni öldürür, paşa paşa adres detaylarını verme ve zerre kadar şüphelenmeme (doğum günüme 2 gün kala) doğum günümde annemden gelen telefon denizden sana paket gelmiş -aa yok yok o benim değil.. ki belki o sırada hafif uyanır gibi olma.acaba mı ki diye?
sonra eve geliş ve güzel el yazısına :)satırlarına pıt pıt tuzlu su bırakma..
onca sene onca yıl onca yaşanmışlık ve yaşanmamıslik..
şimdi senin canin sıkkın ya,benim de bir yanım darda..geçecek.neler geçmedi ki bizden?ne kalıyor ki geride sağlam dostluğumuzdan başka..bir 'an' gelecek ve 'oh' diyeceksin ve oh diyeceğiz.çok güzel günler gelecek.B* yazmıştı diyeceksin...
burdayım ve seni çok seviyorum..
ceketlerimiz eteklerimiz büyükken..saçlarımız at kuyruğuken..'den beri...

Çarşamba, Ekim 13

to do list for tonight!

ananeme gidilecek


oda toplanılacak ya da yakılacak


fatmagül'ün suçu ne izlenecek


uyunacak


ingilizce bir kaç bir şeykaristirilacak


eksik yazılar yazılacak.not tutulacak


kafa toplanılacak




  • 14.10.10'dan gelen edit.eksik yazılarımı yazamadım gerisin hallettim.AFFERİN BANA!

Salı, Ekim 12

I wish.

Pazar, Ekim 10

10.10.10 cicegim'e



güzeller güzeli kuzum,

sen bir insanın ba$ına gelebilecek en güzel dost, en güzel kardes, en içten en mükemmel insansın..doğmuş olman gerçekten harika.doğupta hacettepeyi kazanıp aynı sınıflara düşmemiz daha da harika yoksa seni tanıyıp sana sahip olamazdım ve cidden pek kötü olurdu bu.düşünmesi bile korkunç...
yani hemen en zirlak anımda en kötü anımda en mutlu anımda en her halimde kimi arardim?kime giderdim?bak düşünmesi bile korkunç..
guzel sozlere devam..
iyi ki doğup güzelliklere bulanip bu hale gelip benim pek kiymetlim olmussun..
10.10.10 hayallerindeki gibi geçmesede bak görürsün 11.11.11 hayalinden bile güzel gececektir.zira yuregi gonlu bu kadar guzel tatli yumasik sen cok daha cok cok daha guzel gunleri görüceksin.en sevdiğinle birlikte.benle birlikte..
hep ama hep.
ne çok sevdiğimi yazmama gerek yoktur.
çat kapı orda oluşumdan her daim kapı arkasında bulunuşumdan anlaşılmıs olduğunu biliyorum.
pek kıymetlim.
nice yaş almalara..
love u
p.s. benim şapşallığımı affedicek kadar da kocaman yüreklisin..

Salı, Ekim 5

let the game begin



yarın yine istanbul yollarına dökülüyorum..ve bu sefer NYCden tanıdık yüzleri planlı programlı bir şekilde göreceğim.Yeshmimi görecegim.önümüzdeki haftasonu için çocuk gelinliği bakacağız,saçlarımızı yaptıracağımız bir örneğe karar vereceğiz


sonra dün sabah katıldığım harika bir seminer vardı.

onun hakkında yazacağım.



sosyolog* Nurdoğan Arkış 'Anlamlı Bir Hayat' başlığında fikirlerini düşüncelerini paylaştı bizle.Ve ben kendime,şu sıra o kadar çok ihtiyacım olan notlar aldım ki.Aklın yolu zaten birdi..

Söylediklerini gerçekten içselleştirdim.

Hayatımızın sadece seçimlerden ibaret olduğunu ve hangi seiçimi yaparsak o yoldan ilerlememiz gerektiğini anlattı bize.


Yine bizlerin* manipülasyon dediği yönlendirmeye maruz kalmadan daha çok para daha iyi bir kariyer daha büyük bir ev daha dahalara aldırmadan yapmamız gerektiğini izah etti..nasıl bir seçim yaptığınız önemli, herkes için ortak ve kaçınılmaz olan 'o' sona yaklaşmadan önce diye devam etti.Nasıl anılmak istersiniz?Bahsiniz geçtiğinde..


Etiketlerden kurtulmak en önemlisi,etiketler satın alınabilir,sahip olunabilir önemli olan içsel değerlerinizin farkında olup bu yönde seçimlerinizin peşinizden gitmek..


ve üç maddede özetledi tüm söylediklerini,

seçim yapmak önemli, hayatı anlamlı kılmak için;


  • uzak hedefler koyun


  • 'mümkün' kelimesini daha sık 'münkün değil' tümcesini daha az kullanın


  • içsel değerlerinizin farkına varın


ve yazdım :)



daha çanta toparlamaca var..gelince yazarım yine.ilham perim bu sıra güneyde.malum soğuklar bastırdı..


adios.


*kelemeğin de 2008 yılı sonu ünvani.


güzel bir günden.