if I was a flower, I'd be lilac

Haftasonu bahar gelmişti.Tamam size bu kadar bahar yeter diyen tabiat ana baharı geri çekerek tekrar yağmurları piyasaya sürdü..

Ayrıca ülkecek bahar geldimi lale devrine dönüyoruz malum..nasıl güzeller. orta okulda iken benim de vardı lalem.ama o da kısa ömürlüydü süslü gibi..yani güzel çiçeklerin ömürleri uzatılmalı bişiyler yapmalı bilim adamları bu konuda
.
yanda ki karede değirmendere sahilinde denizin ne kadar temiz olduğuna inanamayan kelemek görmektesiniz.ayrıca ne denli yüzme isteği çoştu içimde ayak uçlarımdan belli.sarı çizgiyi çoktan geçmişim (:
.
bu arada şu 'bahar ayları gevşer gönül yayları' konseptine de nasıl gıcığım anlatılmaz yaşanır.bir de yaş ilerledikçe masumanelik ters orantı ilişkisine bürünüyor.
.
ve pek tabi heyecan dorukta.yani bende öyle
.
epeydir rüya görmüyorum.ama nasıl rüya?hani böyle görürsün,uyanırsın rüya nasıl mutlu etmiştir seni tadı damağında kalır.rüya olduğu için üzülürsün falan.hayır efendim sadece rüyalarda mutlu olucam olayı değil bu,başka birşey.nicedir rüya görmüyorum onu fark ettim.bir de şu alarm çalmadan uyanmalarım bitsin.bünyemi hırçın kılan olayın o olduğunu keşfettim.

ama en nihayetin de ŞUrdaki yazımda belirtmiş olduğum gibi.ben en çok leylak severim aslında..
ve yaz gelsin.en şahanesinden bir tatil yapayım yahu!

yours
B*
şahane çarşambalar!